Ağrı Spor'da Skor Güzel, Oyun Hâlâ İkna Etmiyor

Vali Lütfi Yeğenoğlu’nda, Mazıdağ Spor’u ağırladık. Barikat yine yoktu tribünlerde. Bende yoktum ve il dışındaydım. Arayan soran olunca, editör arkadaşa ses kaydı atarak ricada bulundum. Sahayı yakından izleyenlerin ortak kanaati net: İlk yarı “vasatın üzerine çıkamayan” bir futbolla geçti, ikinci yarıda ise doğru dokunuşlarla tabela lehimize döndü. Evet, skor avantajı morali yükseltti; fakat ben “oyun”un da geleceğe umut vermesini istiyorum. Geçen hafta attığım “Ağrı Spor şampiyon olamaz” başlığının hala arkasındayım; çünkü iyi bir oyun, deplasmanda alınacak puan istikrarı ve 90 dakika disiplin olmadan şampiyonluk hayalden öteye geçemez.

İlk 45 dakika, topu üçüncü bölgeye taşımakta zorlanan, temposu düşük ve üretkenliği sınırlı bir görüntü izlemiş tribünler. İkinci yarıda ise bambaşka bir hikâye yazıldı. Ceza sahası içi etkinlik arttı, bitiricilik devreye girdi, fark da böyle oluştu. Tartışmalı penaltı kararının tribünde “ısmarlama” diye nitelenmesi maçın önüne geçse de belirleyici olan, oyunu rakip yarı sahaya yığıp hatayı zorlayan baskımız olmuş. Önümüzdeki hafta dışarıdan gelecek puan, takımın toparlanma işaretlerini güçlendirecek.

Benim “şampiyonluk” konusundaki temkinli tavrım umutsuzluktan değil, gerçekçilikten besleniyor. Oyun ikna ederse, başlık da değişir. İç sahada 3 puan kıymetli; asıl sorumluluk bu enerjiyi deplasmana taşımakta.

Bu köşeden bir kişiyi hatırlatmadan geçemem: Ağrı’nın sessiz bir şampiyonu var, Muhammed Ali Bulgay. Engeline rağmen vücut geliştirmede dünya şampiyonluğuna uzanan bir başarı hikâyesi yazmştı. Onu o noktaya taşıyan Çetin Demir hocayı da anmak boynumuzun borcu. Böyle değerleri zaman zaman bir kenarda unuttuğumuz acı gerçeğiyle yüzleşmeliyiz. Yerel yönetimler, Gençlik ve Spor camiası, iş dünyası ve sivil toplum el ele verip Bulgay gibi isimleri yeniden görünür kılmalı; sporcu bursları ve mentorluk programlarıyla, engelli sporlarına özel salon ve ekipman desteğiyle, desteklenmeli. Gençlerin rol model açığını kapatmanın yolu, bu hikâyeleri sürdürülebilir projelere dönüştürmekten geçiyor. Bu şehrin Bulgay gibi başarılı sporculara ihtiyacı var.

S